Nihat-ERKAN
BÜYÜK SANATÇI VE EĞİTİMCİ SABAHATTİN ALİ DOSYASI
27.02.2012 - Bu Yazı 4154 Kez Okundu.
Yorum : 0 - Onay Bekleyenler : 0
Dışarıda deli dalgalar
Gelip duvarları yalar;
Seni bu sesler oyalar,
Aldırma gönül aldırma…
Büyük sanatçının dayanıklılık ruhu aşılayan Hapishane şarkısından hareketle seslere de dalgalara da Balçiçek ve Filiz Ali’ler var oldukça tarihle yüzleşeceğiz gerçeklere değineceğiz o eski türkülerle aldıracağız. 20 Şubat 2012 Balçiçek İlter’in “Söz sende “programına Sabahattin Ali’nin kızı Prf. Dr. Filiz Ali’ye “ Kılıçdaroğlu ‘Sabahattin Ali'yi CHP öldürttü ‘ dedi, bu söylemi nasıl değerlendiriyorsunuz? “ Sorusunu yöneltti. Filiz Ali olayı bilenlerin tavrında olduğu gibi… İnsanı şaşırtan bir düşünce ifadesiydi. İlkokul çağlarında olduğunu cinayeti de anlattı. – Sabahattin Ali’nin fotoğraf makinesinin bir polisten satın aldığını söyleyen vatandaşın tavrı cinayette dönemin yönetiminin olduğunun kanıtı olduğundan bahisle uzun bir söyleşi yaptılar. CHP Genel başkanı Kılıçdaroğlunun bir gerçeği ifade ettiği ortada. Önder Sav da bunu "dil sürçmesi" olarak niteledi. Türk solcusunun bunları iyi bilmesi gerekir.1968-kasım ant yayınları: Kemal Sülker’in “Sabahattin Ali dosyası” kitabında sayfa;29’da ilginç notlar var. Sabahattin Ali ilk öğretmenliğe Aydında almanca öğretmeni olarak başlamış. Son olarak konservatuardan çıkarılarak ekmeğini kaleminden çıkarmaya başlamış.
Görmezsen bile denizi
Yukarıya çevir yüzünü
Deniz gibidir gökyüzü
Aldırma gönül aldırma…
Mehmet Ali Aybar’la çıkardıkları Zincirli hürriyet gazetesinde “HÜRRİYETLERİN ZİNCİRE VURULDUĞU BU MEMLEKETTE HÜRRİYET UĞRUNA MÜCADELE ETMEK İÇİN!” çıkan gazetede (5-04-1947)de Sabahattin Ali;”Asıl büyük tehlike bu günkü ehliyetsiz iktidarın devamıdır.” 5-02-1948 de “Altı sene süren bir dünya savaşının dışında kaldığımız halde harbeden milletlerden daha perişan olduk. Bir başvekil tarafından A’dan Z’ye kadar bozuk olduğu söylenen ehliyetsiz bir idare makinesi bir sürü fırsat düşkününün elinde oyuncak haline geldi yıllardan beri milletin soyulmasına hastalık sefalet gerilik içine yuvarlanmasına sebep hatta alet oldu.” Bu yazısından sonra Aybar ve Sabahattin Ali aleyhine ”Hükümetin manevi şahsiyetine hakaret etmek” iddialarıyla tahkikat açıldı. Bu arada nakliyecilik yapan Sabahattin Ali hakkında gazetelerde:”Bulgar hududundan kaçarken Sabahattin Ali’yi öldürdüler.”haberi çıktı. Merhum İlhan Selçuk bundan on yıl kadar önce bir yazı yazmış... O yazısında, "Rıfat Ilgaz, Aziz Nesin, Ahmed Arif gibi solcu yazarların canına okuyan rejim tek partili rejim değildir, çok partilidir" demiş.
Adı geçen yazarlar CHP yönetiminde sürüm sürüm süründürüldüler, içeri tıkıldılar, gazeteleri kapatıldı, kitapları toplatıldı.
Merhum Selçuk, herhalde "ama o zamanlar çok partili sisteme geçilmişti zaten" bahanesinin ardına sığınmış.
Başın öne eğilmesin,
Aldırma gönül aldırma;
Ağladığın duyulmasın,
Aldırma gönül aldırma…
İktidarda Milli Şef İnönü var mıydı yok muydu 1946, 1947, 1948 yıllarında? Peki Nâzım Hikmet ile Kemal Tahir'in tutuklandıkları ve hüküm giydikleri 1938 yılında hangi rejim vardı acaba?
Çok kişi Nâzım'ın bu tutuklanmasının "ilk" olduğunu sanır, oysa büyük şair yirmili yıllarda ve otuzlu yılların başlarında da içeri girip girip çıkmıştır. "af çıkarıp" onu kodesten kurtaran da 1950 yılında "karşıdevrimci" Demokrat Parti iktidarı olmuştur!
CHP iktidarı, kendisine "biat eden" Yakup Kadri ve Yahya Kemal gibi şair ve yazarları baş tacı etmiş (büyükelçi yapmış), buna karşılık "biatta soğuk davranan" Mithat Cemal, Nahit Sırrı, Abdülhak Şinasi, hele hele sosyalist Sadri Ertem gibi yazarları edebiyattan silmiştir..Yine Sabahattin Aliden esinlenerek ,kurşunların atılmadığı,yolların bitmediği,hapis yatılmadığı günler dileğiyle…
NİHAT ERKAN
Kaynakça = Kemal Sülker-Ant yayınları”Sabahattin Ali dosyası.”
Engin Ardıç-Sabah gazetesi…
.
Facebook Yorumları