Birkaç gündür takip ediyorum da, toplu iftar organizasyonlarına gazeteciler büyük ilgi gösteriyor. Ama gazetecilerin ellerinde ne bir fotoğraf makinesi, ne bir not defteri, ne de kalem…
Bumudur gazetecilik anlayışı!?
Her organizasyona katılarak ben gazeteciyim diyerek masaları doldurmak…
Ben gazeteciyim diyerek gündemde yer edinmek. Asıl gazeteci elinde fotoğraf makinesi cebinde kâğıt kalemi olan kişidir. Gazeteci bildiğim kadarı ile kamu yararına çalışır. Topluma ayna tutar, vatandaşı bilgilendirir.
Ama bu gazeteciler görüldüğü üzere Kamu YARARINA değil de Kamu ZARARINA çalışır vaziyete gelmiş. Bunlar yararı zarar olarak algılamış. Kendi menfaatlerinin peşine düşmüş. Parası olanın peşine düşmüş. Parası olmayana sen kimsin diyerek yapmış haberini kötü imaj sergilemiş.
Bu kişi veya bu kişiler kim olduğunu merak mı ediyorsunuz. Bir gün düzenlenen iftar programına gidin görün. Elinde fotoğraf makinesi veya kâğıt kalem olmayıp habere geldim diyerek masayı dolduranlar kendisini belli eder.
Birde bu kişiler gazeteciyim diyerek geçinir. İşçi Partisi veya CHP bir basın açıklaması düzenlese o açıklamaya asil gazeteciler katılacak ve gazetecilerin sayısı beş de kalacak. Fakat bu basın açıklamaları yemekli olduğu zaman bu sayı bir anda on beşe yükselecek.
İşte Düzce’de ki gazeteci ve gazetecilik anlayışı bu. Birde biz yeni gazeteciler eskilerden bilgi alacağız. Bu şekilde mi bilgi alalım? Bu şekilde mi eskilere benzeyelim? Gazetecilik taraflı bile olsan adil olmak ve öyle gözükmektir. A partili bile olsan B partinin haberine gitmektir.
A kişisi zengin diye onun haberini iyi yapmak değildir. B kişisi fakir diye ona kötü haberle tehdit etmek değildir. Bunu Düzce’de birçok gazeteci ve meyde kuruluşu yaptı, yapıyor. Adamlarına pozitif ayrımcılık sağlıyor. Ama paranın kokusu olmayınca negatif ayrımcılık hat safhaya ulaşıyor. Buda vatandaşı artık sıkıyor.
Bazı gazeteciler vardır yaptığı haberler sonrasında çok konuşulur ve gündemi bir anda değiştirebilecek haber yazar. Bazı gazeteciler vardır menfaat peşinde koşar gündemi değiştirmek için paralı adamlar tutarlar. İşte biz böyle gazetecilerin Düzce’de pirim yapmasını istemiyoruz. Böyle adamların Düzce’de işi yok. Gazetecilik anlayışını bu kişilerden almamalıyız. Arkadan gelen; soran, soruşturan yeni neslin gazetecilerin önü açılmalıdır.
Düzce Gazeteciler Cemiyetinin yaklaşan kongresi var. Erol Tayhan yeniden aday. Bilgi ve tecrübesine inandığım Erol başkan sana önerim olsun. Eskileri artık bırak. Yeni jenerasyon gazetecilere bak. Eski tip, suya sabuna dokunmayan gazetecilik anlayışı ile işler gitmiyor artık. Gündemi takip eden gazetecileri listene sok. Yoksa bu gazetecilik anlayışı her geçen gün çelişki haline gelecek. Düzce’yi yaşayanları, Düzce için koşuşturanları, heyecanı olan genç yetenekleri listene al. Farkı fark edeceksin. Bundan emin olabilirsin.
Uzun lafın kısası. Düzce’de şu anda 2 televizyon 7 gazete 1 dergi var. Burada gündemin her toplantısına katılan gündemi takip eden olsa olsa 10 kişi var. Fakat bir konser, bir yemek olduğu zaman sayı bir anda otuza, elliye yükseliyor.
Buda, gazeteciliğin Düzce’de hangi boyutlarda olduğunu gösteriyor.
.Aradığın Evi Bul. Emlak8.Net
Dijital Reklam Ajansı Serbay Interactive